Romantik aşkın insanları ne pahasına olursa olsun birbirlerini memnun etme temeline dayandığını ve bu durumun genelde çiftleri hissetmediği, inanmadığı davranışları göstermeye mecbur bıraktığını dile getiren Atak, flört döneminde yaşanan romantik aşkın genellikle evlilikte aynı düzeyde devam edemediğinin iddia etti.
Gençlerin flört döneminde birbirlerinin beğenisini kazanma adına yoğun çaba harcadıklarını, hatta zaman zaman kişiliklerinden ödün verdiklerini anlatan Atak, şunları kaydetti:”Çiftler birbirlerini memnun etmek için gerekirse yalan dahi söylüyor, evlenene kadar gerçekte olduğundan daha farklı bir kişiliğe bürünüyor. Flört döneminde erkek veya travesti sürekli karşısındakini mutlu etmek için çaba sarf ediyor, asıl kişilikler karşı tarafı kaybetme korkusuyla gizleniyor. Evlenip amaca ulaştıktan sonra gerçek kişilikler de ortaya çıkmaya başlıyor. Bu dönemde alınan pahalı hediyeler, lüks restoranlarda yemekler, çiçekler, evlilikte gerek ekonomik gerekse sosyal nedenlerden dolayı görülmeyebiliyor. Evlendikten sonra tarafların davranışları değişmeye başlayınca ‘bu adam ya da bu ankara travesti benim tanıdığım insan değil’ gibi yakınmalar ortaya çıkıyor.”
“Çiftlerin gerçekçi davranması gerekiyor”
Bu tür sorunlarla psikoloğa giden çiftlerin en fazla “eşimi tanıyamıyorum” şikayetinde bulunduğunu dile getiren Atak, “Flört ederek evlenen ve merkezimize başvuran 10 çiftten 7’si evlendikten sonra eşini tanıyamamaktan şikayet ediyor” diye konuştu.
Atak, flört döneminde gizlenen gerçek kişiliğin evlendikten sonra ortaya çıkmasının boşanmaları da beraberinde getirdiğini anlatarak, şöyle konuştu:
“Uzun yıllar flört etmesine rağmen evliliğin ilk ayları veya ilk yıllarında boşanmaya karar veren çok sayıda çift var. Bu maalesef toplumumuzun bir gerçeği. İnsanların birbirlerini kandırmaya çalışmak yerine olduğu gibi görünmesi gerekiyor. Flört döneminde özellikle gençlere birbirlerini iyi tanımalarını, gerçek kişiliklerini gizleyen davranış ve söylemlerden uzak durmalarını tavsiye ediyoruz. Asıl hayatın evlendikten sonra başlayacağının farkında olmaları ve gerçekçi davranmalarını öneriyoruz.”